Trabzonspor'un sezon başında Portekiz'in Estoril Kulübü'nde kadrosuna kattığı Wagner Pina, sahada her şeyini veren bir oyuncu olduğunu, acı çekse de takımı, arkadaşları için bunu hissetmemeye çalıştığını ve kazanmaya odaklandığını söyledi.
Trabzonspor'un genç sağ beki Pina, Trabzonspor Dergisi'ne açıklamalarda bulundu.
Bordo-mavili taraftarların futbola yalnızca bir spor değil, bir tutku olarak bakmalarının kendisi ve takım arkadaşları için büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu söyleyen Pina, sahada her şeyini veren bir oyuncu olduğunu vurgulayarak, savunmada hata yapmamanın önceliği olduğunu belirtti. Pina ayrıca Trabzonspor tarihinde Portekizli sağ beklerin açtığı yola kendi adını da yazdırmak istediğini dile getirdi.
''İlgi gerçekten çok özel ve mükemmel''
Pina, taraftarlarının futbolu bir spordan daha çok tutku olarak görmelerinin Trabzonspor'a olan bağlılığının hem kendisi hem de takım arkadaşları için büyük motivasyon olduğunu belirterek, "Onların bu sevgisine karşı daha çok koşarak, daha çok çalışarak karşılık vermek ve çok kazanarak onları mutlu etmek istiyoruz. Bu duygu benim futboluma da olumlu yansıyor. Bu ilgi gerçekten çok özel ve mükemmel." dedi.
Sahada her şeyini veren bir oyuncu olduğunu vurgulayan Pina, "Dışardan beni izleyenler şunu söyleyebilir, 'Sahada her şeyini verir. Takımı ve arkadaşları için inanılmaz mücadele eder. Canı yansa da vazgeçmez.' Gerçekten de öyle, acı çeksem de takımım ve arkadaşlarım için bunu hissetmemeye çalışırım, kazanmaya odaklıyım. Zaten başarı için acıya katlanmak zorundasınız. Hiçbir şey kolay değil çünkü, hayatta da böyle zafere koşmak isteyen acıyı göze almalı." diye konuştu.
"Önceliğimiz savunmada hata yapmamak"
Genç oyuncu, futbolda her mevkide forma giymenin zor olduğunu dile getirerek, "Sağ bek, maç boyunca geri-ileri iyi çalışmanız, koşmanız, mücadele etmeniz, takıma katkı sunmanız gereken bir mevki. Ama ben bir sağ bekin en önemli görevinin öncelikle savunma olduğunu düşünüyorum çünkü adı üzerinde, savunma oyuncusuyuz. Birinci önceliğimiz bu, savunmada hata yapmamalıyız. Sonra da hücuma fayda sağlamalıyız. Ben ikisini de iyi yapmak için çok çalışıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Joao Pereira, Jose Bosingwa ve Pedro Malheiro gibi sağ beklerinin Portekiz'den gelen ve takıma katkı sağlayan sağ bekler olmasına ilişkin de Pina, şunları söyledi:
"Bu gerçekten çok ilginç ve önemli bir detay. Çünkü bu isimler Trabzonspor tarihinde fark yaratmış, taraftarın kalbinde iz bırakmışlar. Bu benzerlik benden beklentileri de yükseltiyor ve bu beni ayrıca motive ediyor. Evet, o listeye ben de girmeliyim, gelecek yıllarda artık 3 değil 4 isimden bahsedilmeli. Bunun için de çok çalışıp takımıma faydalı olmalıyım, bu bilinçle hayatımı sürdürüyorum."
Sakin biri olduğuna işaret eden Pina, "Bu normal hayatımda da öyle, maçta da. Bu nedenle kavga edip sonra pişman olduğum bir olay olmuyor. Tabii ki maç içinde gerginlikler yaşanıyor. Ama yaptığım sertliklerin oyun kuralları çerçevesinde olduğunu rakiplerim de anlıyor ve o nedenle kolay kolay onlarla ters düşmüyorum. Bu nedenle çok fazla kart gören bir futbolcu değilim." ifadelerini kullandı.
"Messi benim idolüm"
Pina, Portekiz'de yaşayan biri olarak Ronaldo-Messi rekabetini nasıl değerlendirdiği sorusuna şu yanıtı verdi:
"Benim idolüm, aynı mevkide oynamasak da her zaman Messi olmuştur. Çünkü çok özel bir yetenek, onu seyretmek çok büyük bir keyif. Yapabileceklerinin sınırı yok gibi geliyor bazen. Onun dışında, sporculuk hayatımda bana hep yardımcı olan bir arkadaşım daha var, Ivan Cavaleiro. Onun bana çok büyük katkıları oldu, yol gösterdi. Onu değerli bir abi olarak görüyorum hep. Messi-Ronaldo rekabeti büyük bir keyif sporseverler için. Ronaldo tabii ki çok özel ve büyük bir futbolcu. Ama Messi benim idolüm hep."
Pina, Trabzonspor'un bu sezon Süper Lig'de oynadığı 3 maçta da ilk 11'de kendine yer buldu.
