İki ekip de hafta içi kupa mesaisindeydi. Rostov, ağırlıklı olarak yedeklerle oynamasına rağmen Yekaterinburg'da Ural'ı yenerek yoluna devam ederken Spartak Moskova ise 2-1'lik yenilginin rövanşında Zenit deplasmanında golsüz beraberlikle alt tabloya düşmüş oldu. Abascal kovulduktan sonra Sliskovic'le ilk sınavını veren Spartak beklediğim gibi yere çok daha sağlam basan, dengeli oynayan bir takım görüntüsündeydi. Promes'in kaybı önemli olsa da Sobolev, Ugalde, Bongonda gibi ofansif silahları varken ben asıl problemlerinin savunmada olduğunu ve Sliskovic'le bu yönden aşama kaydedebileceklerini düşünüyorum. Rostov ikinci yarıya iyi giren takımlar arasında ancak kan değişimi yaşayan ve bireysel olarak daha becerikli ayaklara sahip Spartak karşısında üç puana ulaşmaları kolay olmayabilir. Tahminim beraberlik.

Lige verilen aranın ardından ligde oynadığı 5 maçta 4 galibiyet 1 beraberlik alan Rostov, formda bir şekilde lige döndü. Kupada da hafta içinde Ural'ı mağlup ederek moralleri yükselten Rostov'da keyifler oldukça yerinde. Spartak Moskova ise rakibinin aksine lige verilen aranın ardından kötü bir dönüş yaptı. Ligdeki son 5 maçta sadece 1 kez galibiyet sevinci yaşayabildiler. Spartak Moskova adına bu süreçte yaşanan kayıpların en büyük sebebi takımın en golcü 2. ismi olan Quincy Promes'in, tutuklu olması sebebiyle kadroda yer alamaması. Formda bir ekip olan Rostov, ligdeki son 5 maçında da ilk golü atan taraf oldu. Bu mücadelede de taraftarı önünde hücumdaki başarılı performanslarını devam ettirmenin hedefini taşıyacaklar. Tercihim ilk golü ev sahibi ekibin atacağı yönünde.